
TÜİK yine şaşırtmadı. Temel gıda maddelerinden, elektrik ve doğalgaz faturalarına; akaryakıttan, ulaşıma peş peşe yapılan yüksek oranlı zamlara ve sürekli artan ev kiralarına rağmen; TÜİK, enflasyonu haziranda aylık yüzde 1,37, yıllık yüzde 35,05 olarak açıkladı.
TÜİK’in haziran ayı enflasyonunu açıklamasına bağlı olarak, temmuz ayından itibaren memur maaşlarına ve emekli aylıklarına yapılacak zam oranı da belli oldu.
Bu durumda, memur maaşlarına ve memur emekli aylıklarına temmuz ayından geçerli olmak üzere yüzde 15,57; SSK ve Bağ-Kur emekli aylıklarına ise yüzde 16,67 artış yapılması netleşti.
AKP Grup Başkanı Abdullah Güler, 14 bin 469 TL olan en düşük emekli aylığının, yüzde 16,67 artışla 16 bin 881 TL’ye yükseltileceğini açıkladı.
Konuyla ilgili olarak, 2021 Tüm Emekliler Sendikası Maltepe Temsilcisi Selim Dikel tarafından, “Hükûmet zammını al başına çal” başlığı ile gazetemize yazılı bir açıklama yapıldı.
Açıklamada; “TÜİK’in, AKP/MHP iktidarının yalan makinesi olduğu” belirtilerek; “Ey iktidar sahipleri; and olsun ki, emeklilere yaşattığınız cehennem azabını asla unutmayacağız ve affetmeyeceğiz” denildi.
2021 Tüm Emekliler Sendikası Maltepe Temsilcisi Selim Dikel tarafından gazetemize yapılan yazılı açıklamanın tam metni aşağıdadır:
Hükûmet zammını al başına çal!
Sendikalı ve Sendikasız Emekli Yurttaşlara, Hükûmet Yetkililerine, Basına ve Kamuoyuna…
Resmi internet sitesinde “Türkiye’nin Bilgi Kaynağı” olduğu iddia edilen, fakat uygulamada AKP/MHP iktidarının yalan makinesine dönüşen TÜİK yine şaşırtmadı.
Sağlıklı ve doğru ekonomik politikaların uygulanabilmesi için, hükûmetten bağımsız ve tarafsız olarak istatistik üreten bir kurum olması gerektiği halde, kendilerine verilen talimata uygun olarak; çarşıda, pazarda ve markette fiyatlar her gün artarken, milyonlarca emeklinin ve çalışanın ekmeğiyle oynayarak enflasyonu ‘düşürmeyi’ bir kez daha başardı.
Emekli maaşlarına yapılan sadaka zammına hayır!
Patron sevici ve azılı emekli düşmanı AKP/MHP iktidarı, emeklilere reva gördüğü sadaka zammıyla milyonlarca emekliyi bir kez daha açlığa, yoksulluğa ve sefalete mahkûm etmiştir.
TÜİK’in sahte enflasyon rakamlarına göre hükûmet tarafından tek yanlı olarak dayatılan sadaka zammını kabul etmiyoruz, toplu sözleşmeli sendika hakkı istiyoruz.
Biz emekliler yıllarca çalıştık, ürettik ve emekliliğimizde insanca yaşayabilmek için devlete prim ve vergi ödedik.
Dilenci değil emekliyiz. Sadaka istemiyoruz. Maaş ve ücretlerimizden yıllar boyunca kesilen ve işletilen primlerimizin karşılığında insanca yaşanabilecek maaş istiyoruz. Emeğimizin ve alın terimizin karşılığında insanca yaşamak hakkımız değil mi?
Artık yeter! Hükûmet, emeklileri dilenci gibi görmekten derhal vazgeçmelidir. Devlet bütçesi ve maliye hazinesi; dolar milyarderi ve milyoneri bir avuç holding patronu, tefeci banker ve yandaş müteahhitler için değil, milyonlarca yoksul emekli için harcanmalıdır.
İktidardan hesabı emekliler soracak!
Ey iktidar sahipleri, ey İngiltere vatandaşı Maliye Bakanı, ey iktidarın yalan makinesi TÜİK yöneticileri;
Milyonlarca emeklinin hakkını gasbettiniz. Emeklilerin ahını aldınız. Hayatlarını, umutlarını ve hayallerini çaldınız.
Emeklilere saygı göstermediniz. Milyonlarca emeklinin onuruyla ve gururuyla oynadınız.
Yıllarca çalışan, devlete vergi ve sigorta primi ödeyen emeklilerin insanca yaşam talebine kulak tıkadınız.
Hazine garantili Yap-İşlet-Devret ihaleleriyle, Kur Korumalı Mevduat Hesaplarıyla, vergi istisnaları, krediler ve teşviklerle dolar milyarderi ve milyoneri bir avuç holding patronunu servete boğarken; milyonlarca emekliyi açlığa, yoksulluğa ve sefalete mahkûm ettiniz.
“Enflasyonu düşürmek” bahanesiyle, “ekonomiyi soğutma ve sıkılaştırma politikası” adını verdiğiniz aylık yüzde 5’lik tefeci faizleriyle yerli ve yabancı banka patronları servetlerine servet katarken; milyonlarca emekliyi karnını doyurabilmesi için, kredi kartıyla, tüketici kredisiyle ve kredili mevduat hesabıyla banka kuyruklarında yaşamaya mahkûm ettiniz.
Emeklilerin mutfağı alev alev yanarken, “emeklilerimizin içinde bulunduğu durumu iyi biliyoruz, emeklilerimizi enflasyona ezdirmeyeceğiz” diye alay ederek; hiç utanmadan ve vicdan azabı da duymadan emeklilerden hâlâ sabırlı olmalarını istiyorsunuz.
Daha da kötüsü, uzun yıllar çalışarak emekli olduktan sonra ömrünün sonbaharında huzur ve güven içerisinde dinlenerek yaşaması gereken emeklileri, ilerlemiş yaşına ve hastalıklarına rağmen yaşamını sürdürebilmek için hâlâ çalışmak ve iş aramak zorunda bırakarak; “emekliler ek iş yapsın, su ve simit satsın” diye tavsiyelerde bulunuyorsunuz.
“Turpun büyüğü” emeklilerin heybesinde sandığı bekliyor!
Hiç kimse emeklilerin suskunluğuna aldanmasın. Öfkemiz ve sınıf bilincimiz her geçen gün içten içe daha fazla artıyor.
And olsun ki emeklilere yaşatılan cehennem azabını asla unutmayacağız ve affetmeyeceğiz. Emeklilerin hayatlarını ve umutlarını çalanlara karşı gücümüzü göstereceğiz.
Tarih şahittir. 31 Mart 2024 yerel seçimlerinde olduğu gibi; erken ya da zamanında yapılacak ilk seçimde, eş ve çocuklarıyla birlikte milyonlarca emekli, AKP/MHP koalisyonundan emeklilere karşı olan düşmanlığın hesabını mutlaka soracaktır.
Bırakın yoksulluk sınırını, açlık sınırının ve asgari ücretin de altındaki maaşlarla açlığa ve sefalete mahkum edilen milyonlarca emeklinin giderek artan öfkesi; İngiltere vatandaşı Maliye Bakanıyla birlikte AKP/MHP koalisyonunu siyasi yaşamdan silerek, eninde sonunda sandığa ve tarihe gömecektir. Bundan hiç kimsenin kuşkusu olmasın.
Son günlerin moda deyimiyle, “turpun büyüğü” emeklilerin heybesinde sandığı bekliyor.
Seçimden önce emeklileri kandırmak için verilebilecek olan “seçim rüşveti” de emeklilerin öfkesini durdurmaya yetmeyecektir.
Emeklilerin de mutluluk ve huzur içinde insanca yaşayabileceği güzel günler kesinlikle gelecektir.
Yazın bunu bir yere.