Ülkeye şeriat düzeni mi geliyor, ufukta böyle bir ihtimal (ötekilere göre tehlike) mi var? İnsanlar Müslüman olacak da şeriat buna mani mi oluyor? Modern insanın takıldığı, hocaların da çare aradığı birkaç konu var, bunlar şu veya bu yöntem ile şeriattan kaldırılsa, değiş-tirilse; “içki, zina, kumar, yolsuzluk, hırsızlık, zulüm, israf, faiz, çıplaklık… yasakları şeriatta/İslam’da var oldukça, namaz, oruç, hac, zekat, güzel ahlak, hukuki ve sosyal adalet… emri/farzları şeriatta var oldukça modern insan bazı cezalar şunlar bunlar bir yorumla kaldırıldı diye şeriata (İslam’a) koşacaklar mı?
Önce insanlara iman ve İslam’ı sevdirilecek; bunun yolları aranacak ve bulunacak.
Bizdeki modernler taklitçi, asıl modern olanlar ABD ve Avrupa’da doğup büyüyenler; peki bunlar Kur’an mealini okuyorlar, hiçbir şeye takılmıyorlar güzelliklerine bayılıyorlar ve Müslüman oluyorlar; bilim adamı var, san’atçı var, filozof var, sıradan insanlar var bunlar arasında!
Kur’an’daki şeriat kuralları bunlara mani olmuyor!
Eğer “şeriatı İslam’dan ayırıp atarak din; iman, ibadet ahlaktan ibarettir” diyerek İslam’ı insanlara sevdirmek istiyorlarsa bazı kimseler, bunda samimi iseler bilsinler ki, Molla Kasım-vârî dini makaslamakla bu sonuca ulaşamazlar, yalnızca kendilerini heder ederler, bir avuç marjinalin alkışı ile avunurlar!
İşin doğrusu nedir?
1. Zamansız ve gereksiz şeriat tartışmasını terk etmektir. Sosyal, siyasi, hukuki, ideolojik… ortam müsait olur da halk şeriatın uygulanmasını ister ve bazı konulara takılırsa iyi niyetli ve iyi yetişmiş alimler bir araya gelir, usulünce ictihad ve uygulamalar ile çaresini bulurlar; “Şeriatta çare tükenmez.”
2. Din Allah’a iman, ibadet ve itaattir. Allah vahyettiği kitapta sosyal, hukuki, siyasi, uluslararası hukuk ve ilişkiler… hakkında ayetler vahyetmiş ve bunların bir kısmı tavsiye olsa da bir kısmı için “mutlak itaat” istemiştir. Şeriatın geniş manası dindir, dar manası da dinin, işaret ettiğim amel ile ilgili kısmıdır. Bunlar din değildir diyen neye dayanarak diyor. “Allah, iman, ibadet ve ahlaktan başka bir şey vahyetmiş değildir” mi demek istiyorlar; böyle diyorlarsa bunlar Kur’an okumuyorlar mı?
3. Dar manada şeriat kuralları -ki, beşeri ictihad ve yorumlarla düzenlenmiştir- gerekli hale geldiğinde yine ictihad ve yorumlarla değişebilir” diyelim, ictihad ve yorumlar ilâhî kaynağa dayanmıyor mu, müctehid, Allah’tan ve dinden bağımsız olarak mı ictihad ediyor ve değişiklik teklifinde bulunuyor!
Hayır, böyle yapmıyor.
“Mevcut şartlarda benim anladığıma göre dini hüküm bu olmalıdır” diyor. İctihad laik, seküler bir faaliyet değil ki, onun ortaya koyduğu sonuç dinden bağımsız olsun!
4. Samimi Müslümanların, davetçilerin, ilahiyatçıların bugün vazifesi, itirazı olmadan dinini yaşamak isteyen, bu arada hayatı, dini, aklı, malı, nesli korumak mecburiyetinde olan Müslümanların yollarını açmak, usul içinde problemlerine çözüm sunmaktır.
5. İslam’a soğuk veya yabancı yahut da yanlış bilgilendirilmiş kimselere de doğru İslam’ı anlatmak, öncelikle temsil etmek ve anlatımda, davette tedrice riayet etmek ve muhatabın, hedef kitlenin durumunu göz önünde bulundurmaktır.
Vesselam
RUHLARI ŞAD OLSUN!
15 Temmuz, nesiller boyu konuşulması gereken bir destandır. Şehitlerine Allah’ın ikramı bol olsun. Gazilerine de bu kutlu madalyayı şerefle ve kulca taşıma başarısı diliyorum.
Kaynak: Hayrettin Karaman / Yeni Şafak