Çocukların eğitim süresi azalıyor, çocuk işçiliği patlıyor!
Eğitim-İş, çocuk işçiliği araştırmasını açıkladı.
Araştırmada, çocukların eğitim sürecinin her yıl azaldığı vurgulanırken, “…ya hiç okula gitmiyor, ya da okulda kalacak kadar korunamıyor.” denildi.
Çocuk işçiliği patladı
TÜİK ve MEB verileri, Türkiye’de eğitimin çöküşünü tüm çıplaklığıyla ortaya koymaktadır. Muhtemel Eğitim Süresi (MES) – yani okula başlayan bir çocuğun mevcut okullaşma oranları sabit kalırsa eğitimde geçirmesi beklenen süre – 2022 yılında 18,2 yıl iken, 2023’te 17,9’a, 2024’te ise 17,2 yıla gerilemiştir. Daha çarpıcı olan, zorunlu eğitim için hesaplanan MES’in 2024’te 11,9 yıla düşerek 12 yıllık zorunlu eğitimin bile altına gerilemesidir.

•2022-2023 döneminde 442 bin, 2023-2024 döneminde 612 bin çocuk zorunlu eğitim dışında kalmıştır.
•Çocuk işçi sayısı 2022’de 619 bin, 2023’te 759 bin, 2024’te ise 869 bine yükselmiştir.
MES, çocukların gerçekten mezun olup olmadığını ya da nitelikli öğrenim görüp görmediğini ölçmez; yalnızca kayıtlı kalma süresini tahmin eder. Daha yüksek sayılar bazen eğitim sisteminin daha uzun sürmesinden, bazen de öğrencilerin sınıf tekrarına zorlanmasından kaynaklanabilir. Yani “uzun eğitim süresi” tek başına başarı değil; tersine, tekrarlar ve okulda kalma sorunlarıyla da ilgili olabilir.
Türkiye’de bu göstergenin düşüşü, yalnızca okul dışında kalan çocukların arttığını değil, aynı zamanda çocuk işçiliğinin patladığını da kanıtlıyor. Kısacası, çocuklar ya hiç okula gitmiyor, ya da okulda kalacak kadar korunamıyor.
Çocukların geleceği gasp ediliyor
Artan yoksulluk, derinleşen ekonomik kriz ve iktidarın yanlış politikaları nedeniyle çocuklar eğitimden koparılıyor. Zorunlu eğitim kâğıt üzerinde varlığını sürdürürken, gerçekte çocuklar ucuz işgücü pazarına mahkûm ediliyor. Böylece en temel hakları olan eğitim ellerinden alınıyor.
Bu tablo, “eğitimde yol alıyoruz” masalının çöktüğünü gösteriyor. TÜİK ve MEB verileri, iktidarın kendi resmi istatistikleriyle bile yalanlandığını ortaya koyuyor. Tarikat protokolleriyle gericileştirilen, rant uğruna kamusal niteliği zayıflatılan eğitim sistemi, çocukları okulsuz ve geleceksiz bırakmaktadır.
Her yıl daha fazla çocuğun eğitim dışında kalması yalnızca bir eğitim sorunu değil; aynı zamanda çocuk hakları ihlali ve toplumsal bir yaradır.
Biz bu tabloyu asla normalleştirmeyeceğiz.
•Çocukların yeniden okula dönmesi,
•Çocuk işçiliğinin engellenmesi,
•Eşit, laik ve kamusal eğitimin güçlendirilmesi için mücadelemizi sürdüreceğiz.
Eğitim haktır, pazarlık konusu yapılamaz!