İstibdat kaybedecek, emekçi halk kazanacak!
İşbaşına geldiği 2002 yılından beri Türkiye’yi tek başına yöneten siyasi iktidar, sanayi ve tarımsal üretime dayalı ekonomik politikalar yerine, betona ve inşaata dayalı rant politikaları sonucunda yaşanan ekonomik kriz nedeniyle ülkemizi ağır ekonomik, sosyal ve siyasal bunalımlara sürüklüyor.
“Başkanlık Sistemi Türkiye’yi şahlandıracak” diyerek TBMM’yi işlevsiz hale getiren istibdat yönetimi, emeği ve alın teri ile geçinen emekçi halkı yoksulluğa ve sefalete mahkum ediyor.
Bir yanda dolar milyarderi ve milyoner bir avuç holding patronu ve müteahhit; istibdat yönetiminin ‘Adalet’ ve ‘Kalkınma’ anlayışı sayesinde yıllardır servetlerine servet katıyor.
Diğer yanda ise, milyonlarca işçi, memur, çiftçi, esnaf, işsiz, emekli ve EYT’li yurttaş; işsizliğin, yoksulluğun, hayat pahalılığının ve zamların altında eziliyor.
22 yıllık iktidarı boyunca izlediği ekonomik politikalarla ülkeyi pahalılığa, yoksulluğa, işsizliğe ve iflasa sürükleyen; holding patronlarını, yandaş müteahhitleri, medya patronlarını, borsacıları, tefecileri, bankerleri ve döviz tüccarlarını servet sahibi yaparken, ülkeyi ve halkı gırtlağına kadar borca sokan, sanayi üretimini, tarımı ve hayvancılığı iflasın eşiğine getiren iktidar partilerine emekçilerden oy yok!
Emekli yurttaş; iktidar partilerine oy verme ders ver, hesap sor!
Açlık sınırının 20 bin lirayı, yoksulluk sınırının 57 bin lirayı aştığı ülkemizde, ev kiraları başta olmak üzere temel gıda fiyatları her gün artıyor. Zamlar yağmur gibi yağıyor. Emekli maaşı kiraya yetmiyor. Faturalar ödenemiyor. Kredi kartı borçları ödenemez miktarlara ulaşıyor. Emeklilerin mutfağı alev alev yanıyor.
Asgari ücretin bile altındaki 10 bin liralık emekli maaşıyla açlığa, yoksulluğa ve sefalete mahkum edilen milyonlarca emekli açlık sınırının altında yaşama savaşı veriyor.
Hükûmet 2024 yılını ‘Emekliler Yılı’ ilan ettiğini açıklıyor. Emeklilere verilecek indirim kartı ile 10 bin lira maaş alan emeklilere, “İndirimli uçak bileti ile sinema ve tiyatro bileti satılacağını” müjdeliyor. Bir milletvekili çıkıyor; “emekliler ek iş yapsın, su ve simit satsın” diyor.
Avrupalı emekliler emekli maaşlarıyla dünya turuna çıkarken, Türkiyeli emekliler ise ilerlemiş yaşına ve hastalıklarına rağmen tekrar çalışmak zorunda bırakılıyor.
Emekli yurttaş; lüks ve şatafat içinde yaşayan bir avuç vurguncuyu türlü oyunlarla durmadan zenginleştirirken; yerli ve yabancı büyük tefeci bankerlerin borçlarını kesintisiz öderken; milyonlarca emekliyi açlığa mahkûm eden iktidar partilerine oy verme ders ver, hesap sor!
EYT’Lİ yurttaş; iktidar partilerine oy verme ders ver, hesap sor!
EYT’li yurttaş; daha önce “Tutturmuş bir EYT. Şimdi de bunlar türedi. Erken emekli olacak sonra başka işte çalışıp çift dikiş yapacak. Seçim kaybetsem de bu işte yokum” derken, seçimin kaybedileceği anlaşılınca seçim rüşveti olarak çıkarılan sahte EYT yasasıyla EYT’lileri hayal kırıklığına uğratarak yeni mağduriyetler yaratan iktidar partilerine oy verme ders ver, hesap sor!
İşsiz yurttaş; iktidar partilerine oy verme ders ver, hesap sor!
Hükûmetin ülkeyi ve halkı gırtlağına kadar borca sokan ekonomik politikaları yüzünden iflas eden ve kapanan iş yerleri nedeniyle her gün binlerce insan işsiz kalıyor, işsizlik durmadan artıyor.
“Başkanlık Sistemi Türkiye’yi şahlandıracak” dediler. Ülkeyi ağır bir ekonomik krizin içine sokarak işsizliği şaha kaldırdılar.
Siyasi iktidar tarafından işsizliğe mahkûm edilerek bunalıma sürüklenen, sabah uyandığında gidecek bir işi olmayan, işsizlik maaşından ve sağlık sigortasından yoksun bırakılan işsiz yurttaş; iktidar partilerine oy verme ders ver, hesap sor!
Anneler, babalar, sevgili gençler; iktidar partilerine oy verme ders ver, hesap sor!
Geleceğe dair umutları yok edilerek, yaşamları karartılan milyonlarca genç iş bulamıyor, çalışamıyor, evlenemiyor, bunalıma düşüyor. Onlar bizim umudumuz, yarınımız, geleceğimiz. Anneler, babalar, sevgili gençler; ülkenin üzerine kabus gibi çöken karanlığa bir son ver. İktidar partilerine oy verme ders ver, hesap sor!
Emekçi yurttaş; 31 Mart hesap sorma günüdür, unutma ve affetme!
İşçiler, memurlar, çiftçiler, küçük esnaf ve sanatkârlar, emekliler, EYT’liler, işsiz yurttaşlar, her gün yaşanan taciz ve hakaret sonucunda yaşamları karartılan kadınlar, anneler, babalar ve geleceğe dair umutları yok edilen sevgili gençler; 31 Mart hesap sorma günüdür, unutma ve affetme!
Elimizde tarihi bir fırsat var. Bir avuç müteahhit ve holding patronu zenginleşirken milyonlarca emekçiyi yoksulluğa ve sefalete mahkum eden iktidar partilerine oy verme, ders ver, hesap sor!
Ekonomiyi uçuruma, halkı sefalete, ülkeyi karanlığa sürükleyen ampul patlasın, Türkiye aydınlansın!