Birleşik Kamu-İş Merkez Yönetim Kurulu, Yargıtay’ın başlattığı hukuksuzluğa tepki açıklaması yaptı.
Birleşik Kamu-İş, “Hukukun üstünlüğünün kaldırılmasına sessiz kalmayacağız” başlıkllı açıklamasında, “Kuvvetler ayrılığına dayanan, hukuka, insan haklarına saygılı, laik, demokratik bir hukuk devleti “olmazsa olmaz” temel kuraldır. Yürütme, yasama ve yargı organlarının birbirlerinden bağımsız olmaları ama birbirlerini dengelemeleri ve denetlemeleri esastır. Yargıtay da dahil, bütün mahkemeler Anayasa Mahkemesi’nin kararlarına uymak zorundadır.” denildi.
“Hukukun üstünlüğünün kaldırılmasına sessiz kalmayacağız”
Türkiye Cumhuriyeti’nin demokratik kurumları ve işleyişi ciddi sorunlar yaşanmaktadır. Ülkemizde yasama, yürütme ve yargı denilen kuvvet ayrılığının tek elde toplanmak istenmesinin tehlikeleri görülmüştür.
AYM üyeleri hakkındaki suç duyurusu, Türkiye hukuk tarihine, yargı bağımsızlığına ve tarafsızlığına kara bir leke olarak düşmüştür.
Bugün, Türkiye için kuvvetler ayrılığına dönmek bir keyfiyet değil mecburiyettir. Yargıtay’ın, Anayasa Mahkemesi’ne meydan okuması ortadır.
Kuvvetler ayrılığına dayanan, hukuka, insan haklarına saygılı, laik, demokratik bir hukuk devleti “olmazsa olmaz” temel kuraldır. Yürütme, yasama ve yargı organlarının birbirlerinden bağımsız olmaları ama birbirlerini dengelemeleri ve denetlemeleri esastır.
Yargıtay da dahil, bütün mahkemeler Anayasa Mahkemesi’nin kararlarına uymak zorundadır. Yargıtay’ın AYM kararına uymaması, yargı organları arasında bir uyuşmazlık sorunu değil, doğrudan doğruya bir Anayasa ihlali sorunudur.
Siyasi iktidarın, yargıya devletin temel direği olarak değil, ‘kadrolaşılacak bir bahçe’ gözüyle bakılmasının sancıları yaşanmaktadır.
Yargıtay 3. Ceza Dairesi’nin, Anayasa Mahkemesi’nin Milletvekili Can Atalay başvurusunda verdiği ihlal kararı üzerine aldığı ‘uymama’ ve Anayasa Mahkemesi üyeleri hakkında suç duyurusunda bulunulması kararı, yüksek yargıda bir süredir tırmanan gerilimin artık açık bir kavgaya dönüştüğünün acı göstergesi olmuştur.
Anayasayı, yasaları, hukuku, mahkeme kararlarını tanımayan siyasi iktidar her seferinde bir adım daha ileriye gitmektedir. Yargıtay’ın bu kararı ne yazık ki Anayasa Mahkemesi’ni kapatmaya yönelik uzun süredir konuşulan bir çıkışın devamıdır.
Herhangi bir dosyanın Anayasa’ya uygunluğu konusunda en yetkili makam olan ve kararı Türkiye Cumhuriyeti’nde her şahsı ve kurumu bağlayacak nitelikte olan Anayasa Mahkemesi’nin kararını tanımamak açıkça yargı eliyle siyasi darbe yapmak ve hukukun üstünlüğünü ayaklar altına alınmasıdır.
Yargı organları iktidarın talimatlarına değil hukuka uygun davranmalıdır
Çağdaş demokrasilerin temeli kuvvetler ayrılığına dayanır.
Hukukun üstünlüğünün olmadığı yerde ‘üstünlerin’ hukuku başlar!
Türkiye Cumhuriyeti’nin Anayasasızlaştırılmak istenmesine karşı, hukukun üstünlüğünden yana taraf olan Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu olarak;
Anayasal düzene yönelik bu meydan okumaya karşı ses çıkarıyoruz! Susmuyoruz, korkmuyoruz.
Türkiye Cumhuriyetini; laik, demokratik ve sosyal bir hukuk devleti olmaktan çıkaracak Yargıtay’ın Anayasa Mahkemesi kararını tanımamasını darbe olarak değerlendiriyoruz.
Cumhuriyetin 100.yılında demokratik hukuk devleti olan Türkiye Cumhuriyeti’nin Anayasası’na darbe yapılmak istenmesine izin vermeyeceğiz.