TZOB Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, Türkiye Ziraat Odaları Birliği’nin 2023 yılı değerlendirmesini ve 2024 yılı beklentilerini içeren raporu görüntülü basın açıklamasında değerlendirdi.
Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Başkanı Bayraktar, 2023 yılında yapısal sorunların devam ettiğini belirtti, “Çiftçilerimiz zor şartlara rağmen üretimini sürdürdü. Başta girdilerin pahalılığı ve pazarlama sorunları olmak üzere çözülmesi gereken çok sayıda sorunumuz bulunuyor” dedi.
Bayraktar, 2023 yılında devam eden yapısal sorunlar, yüksek maliyetle yapılan üretim, devlet destekli kredi kullanamayan çiftçilerin yüksek faiz oranları ile kullandığı krediler, ihracat kısıtlamaları, fiyat ve pazarlamada yaşanan sorunların üreticileri zorladığını belirtti.
Tarım Kanununda yapılan değişiklikle üretim planlanmasının yasal altyapısının oluşturulduğunu belirten Bayraktar, “Yıllardır beklenen üretim planlamasının uygulanabilir olması için bu sistemin ceza değil, teşvik üzerine kurulması gerekiyor.” dedi.
Çiftçi kredi borçlarında yüksek artış
Bayraktarın konuşmasında öne çıkanlar şöyle:
“Tarım sektörü, 2023 yılının 3. çeyreğinde yüzde 0,3 oranında büyüdü”
“Tarımın istihdamdaki payı azaldı, tarım sektörü 2023 yılında 5,1 milyon kişiye istihdam sağladı”
“Gübre desteğinde artış olmadı”
“Mazot desteğinde yüzde 38,71’e varan oranda artış oldu”
“Prim desteklerinde 18 ürünün 8’inde artış oldu”
“En fazla buğday primi yüzde 900 artarak 10 kuruştan 1 liraya yükseldi”
“Geçen yıl gübre fiyatlarında yaşanan hızlı artış bu sene görülmedi”
“Girdilerde en fazla artış yüzde 69,6 ile mazotta görüldü”
“Çiftçilerin bankalara olan toplam kredi borcu son bir yılda yüzde 88,5 arttı”
“Ziraat Bankası faiz oranları son bir yılda yüzde 9,5’dan yüzde 42’ye yükseldi”
“Diğer bankalarda faiz oranları son bir yılda yüzde 17’den yüzde 62’ye yükseldi”
“2023 yılında çiftçilerin yüzde 37’si yüksek faiz oranları ile kredi kullandı”
“2023 yılı üretim sezonunda ülke geneline yayılan tarımsal kuraklık yaşanmadı”
“Şubat ayında yaşanan deprem büyük can kayıplarına neden olurken, tarımsal üretime de zarar verdi”
“Bahar aylarında yaşanan aşırı yağış, sel, don, dolu ve yangınlar tarımsal üretime zarar verdi”
“2023 yılında sigorta yaptıran çiftçi sayısı yüzde 13 oranında arttı”
“Yaşanan afetlerde zarar gören üreticilerimiz 7,8 milyar tazminat aldı”
“Tarım BAĞ-KUR primleri yüzde 49,11 oranında arttı”
“SGK’ya kayıtlı çiftçi sayısı 500 binin altına geriledi”
“Bitkisel üretim yüzde 6,2 artarak 136,9 milyon tona ulaştı”
“En önemli artış yüzde 10,3 ile tahıllar ve diğer bitkisel ürünlerde görüldü”
“Hububat üreticileri hasat sezonunda randevu alamadı, TMO’ya ürün vermekte zorlandı”
“Buğdayda verilen ek 1 liralık prim desteği üreticiyi memnun etti”
“Yağlı tohumlardan ayçiçeği, kanola, soya fasulyesi, yerfıstığı üretimleri azaldı”
“Ayçiçeğinde yüzde 17,5 fiyat artışı üreticiyi memnun etmedi”
“Şekerpancarı alımlarında sorun yaşandı, ürünler tarlada kaldı”
“Pamuk fiyatları 2 yılın gerisinde kaldı”
“Fındık üretici fiyatlarında spekülasyonlar bitmedi”
“Narenciye düşük fiyat ve Pazar sorunu tüm ürünlerde yaşandı”
“Üretimde plansızlık bu yıl en fazla limon üreticisini mağdur etti”
“Son 3 yıldır büyükbaş hayvan sayısı azalmaya devam ediyor”
“6 aylık dönemde büyükbaş hayvan sayımız 502 bin, küçükbaş hayvan sayımız ise 3 milyon azaldı”
“Hayvancılığın toplam tarım destekleri içerisindeki payı giderek azalıyor”
“2023 yılında besilik hayvan başta olmak üzere canlı hayvan ve et ithalatı yoğun şekilde yapıldı”
“Ulusal Süt Konseyi süt fiyatı güncellemelerinde geç kaldı”
“Serbest piyasada oluşan çiğ süt fiyatının altında tavsiye satış fiyatı belirledi”
“Süt ve süt ürünlerinde ihracat geriledi, ithalat arttı”
‘Destek bütçesi yetersiz kaldı’
Bayraktar, 2023 yılında yaşananları şöyle özetledi:
“2024 yılı bütçesinde tarımsal desteklere yüzde 44,4 artış yapılmış olsa da yaşanan ekonomik gelişmeler, girdi fiyatlarındaki artışlar ve enflasyon dikkate alındığında belirlenen rakam yeterli olmadı. Diğer yandan, destek bütçesinin Tarım Kanunu’nda belirtildiği gibi Gayrisafi Yurtiçi Hasıla’nın en az yüzde 1 oranında olması gerekirken, bu rakam Orta Vadeli Planda açıklanan GSYH tahminine göre, yüzde 0,25 düzeyinde kaldı.
Mazot fiyatı son bir yıla göre yüzde 69,6 oranında artış gösterdi. Besi yemi fiyatı yüzde 39,8 ve süt yemi fiyatı yüzde 41,1 oranında arttı.“
‘Kayıtlı çiftçi sayısı azaldı’
Bayraktar, kayıtlı çiftçi sayısının da azaldığını belirterek:
“Son bir yıllık süreçte çiftçilerin bankalara olan toplam kredi borcu yüzde 88,5 arttı. 2022 yılı Aralık ayında Ziraat Bankası 1 yıllık işletme kredilerinde kullandığı cari faiz oranı yüzde 9,5 iken peş peşe artan oranlarla 2023 yılı Aralık ayında yüzde 42 seviyesine yükseldi.
Tarım Kredi Kooperatifleri, düşük faizli kredi kullanımında Ziraat Bankası cari faiz oranı üzerine Kredi Kullandırma Komisyon ve fon payı ekleyerek uyguladığı faiz oranını artırdı ve yıllık faiz oranı yüzde 58’lere kadar yükseldi. Diğer bankalarda 2022 yılı Aralık ayında yüzde 17 olan bir yıllık işletme kredisi faiz oranı, yüzde 62’ye ulaştı.
Çiftçilerimizin asgari ücrete endeksli olan tarım BAĞ-KUR primleri 4 bin 628 liradan yüzde 49,11 oranında artışla 6 bin 900 lira 86 kuruşa yükseldi. 2021 yılında 1 milyon çiftçimiz kayıtlı iken, bu yıl bu sayı 500 binin altına geriledi.
‘Hayvan sayısı azalıyor’
Son olarak Bayraktar, geçtiğimiz yılda hayvan sayısının da azaldığını belirtti:
“6 aylık dönemde büyükbaş hayvan sayımız 502 bin, küçükbaş hayvan sayımız ise 3 milyon azaldı. Geçmiş dönemde damızlık hayvanların kesime gitmesi arzda daralmaya neden oldu, bu durum karkas et fiyatlarını 2023 yılında yükseltti.
2023 yılında besilik hayvan başta olmak üzere canlı hayvan ve et ithalatı yoğun şekilde yapıldı. TÜİK verilerine göre 2021 yılında 23,2 milyon ton olan toplam süt üretimimiz, 2022 yılı itibariyle 21,6 milyon tona geriledi.
Ulusal Süt Konseyi süt fiyatı güncellemelerinde geç kalıyor ve serbest piyasada oluşan çiğ süt fiyatının altında tavsiye satış fiyatı belirliyor. Aralık ayı itibarıyla ortalama çiğ süt fiyatı 12 lira 67 kuruş oldu. Yem fiyatları ise Aralık ayında bir önceki aya göre yüzde 10’un üstünde artış gösterdi. Çiğ süt/yem paritesi olması gereken 1,5 seviyesinden uzaklaşarak 1,38’den 1,27 seviyesine kadar geriledi.”
2024 Yılı beklentileri: Genç çiftçilere yönelik ek teşvik ve destek
-Ziraat Bankası ve Tarım Kredi Kooperatifleri çiftçilerimizin düşük faizli kredi ihtiyacının tamamını karşılamalıdır.
-Bu amaçla tarımsal kredi kullanımı için verilen destek miktarı artırılmalıdır.
-Diğer banka ve Tarım Kredi Kooperatifleri tarafından tarımsal kredilerde uygulanan yüksek faiz oranları en az Ziraat Bankası faiz oranlarına çekilmelidir.
-Kredi maliyetlerinin düşürülmesi amacıyla bankalar ve Tarım Kredi kooperatifleri masraf, komisyon, ipotek, hayat sigortası gibi çiftçilerimizin masrafını artıran taleplerde bulunmamalıdır.
-Girdi fiyatları makul seviyelere çekilmeli veya girdi destekleri üreticinin alım gücü göz önüne alınarak artırılmalıdır.
-Destek bütçesi, Tarım Kanunu’nda belirtildiği gibi Gayrisafi Yurtiçi Hasılanın en az yüzde 1’i oranında olmalıdır.
-Destekler ürün ekiminden önce açıklanmalı ve zamanında verilmelidir.
-2023 yılına sulama maliyetlerinin azaltılması amacıyla çıkarılan Tarımsal Sulama Amaçlı Su -Kullanım Hizmet bedelinin yüzde 50 oranında desteklenmesi Kararı 2024 yılı içinde devam ettirilmelidir.
-2018-2023 dönemleri arasında bazı illerimizde Tarımsal Sulamada Kullanılan Elektrik Tüketim -Bedelinin Desteklenmesi yapıldı ve bu destekleme 2024 yılı itibariyle sona erdi. Tarımsal üretimde kalite ve verimliliği artırmak için Tarımsal Sulamada Kullanılan Elektrik Tüketim Bedellerinde -Desteklemeler tüm illerde devam ettirilmelidir.
-Tarımdan kaçışı önlemek için genç çiftçilere yönelik ek teşvik ve destekler getirilmelidir.-Bazı ürünlerde yıllardır artırılmayan primler artırılmalıdır.
-2023 yılında buğday ürününü TMO’ya ve piyasaya satan, ÇKS’ ye kayıtlı tüm üreticilere verilen kilogram başı 1 lira destek, artırılarak 2024 yılında da devam ettirilmelidir.
-Çiftçilerimizin kendi imkânlarıyla kullandıkları yeraltı suyu ücretleri düşürülmeli ve ruhsatsız olan kuyulara bir kereye mahsus olmak üzere af getirilerek ruhsat verilmelidir.
-Arz fazlası yaşanan ürünlerde yıl içinde müdahale alımı yapılmalı, üreticiden alınan ürün okullarda, kamu kurumları gibi toplu tüketim yerlerinde değerlendirilmelidir.
-İhracatın hız kazanması ve üretici fiyatlarına yansıması için ihracatçıya destek zamanında ve yeterli verilmeli, dünya piyasalarında araştırma yapılarak yeni pazarlar bulunmalı, üretimin iç ve dış pazar talebine göre kontrollü bir şekilde yapılması sağlanmalıdır.
-Mevcut biyolojik ve biyoteknik mücadele destekleme modeli destek maliyetinin en az yüzde 75’ini karşılayacak şekilde artırılmalıdır.
-Çiftçinin biyolojik ve biyoteknik mücadeleyle üretilen ürünlerinin diğer ürünlerden farklı fiyata satılması için çiftçiyi ve alıcıyı teşvik edici düzenleme yapılmalıdır.
-Tarımdan kaçışı önlemek için genç çiftçilere yönelik ek teşvik ve destekler getirilmelidir.