Son on iki yılda en az 742, AKP’li yıllarda en az 978 çocuk çalışırken hayatını kaybetti
İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi, 2013-2024 yılları arasında hayatını kaybeden “çocuk işçilerin” raporunu yayımladı.
Rapora göre, son on iki yılda en az 742, AKP’li yıllarda en az 978 çocuk çalışırken hayatını kaybetti.
Raporda yıllara göre “çocuk işçi” ölümleri şöyle;
2013 yılında en az 59 çocuk işçi, 2014 yılında en az 54 çocuk işçi, 2015 yılında en az 63 çocuk işçi, 2016 yılında en az 56 çocuk işçi, 2017 yılında en az 60 çocuk işçi, 2018 yılında en az 67 çocuk işçi, 2019 yılında en az 67 çocuk işçi, 2020 yılında en az 67 çocuk işçi, 2021 yılında en az 62 çocuk işçi, 2022 yılında en az 62 çocuk işçi, 2023 yılında en az 54 çocuk işçi ve 2024 yılında en az 71 çocuk işçi olmak üzere, 2013-2024 yılları döneminde en az 742 çocuk işçi hayatını kaybetti…

“Sermaye için ucuz ve örgütsüz bir işçi kitlesi vazgeçilmezdir”
İSİG, raporunda çocuk işçiliği ile mücadelenin önemini vurgulandığı açıklamada şunlar kaydedildi;
Türkiye’de başta en kötü biçimleri olmak üzere çocuk işçiliğinin önlenmesi temel hedefiyle 2017-2023 yılları arasında “Çocuk İşçiliğiyle Mücadele Ulusal Programı (2017-2023)” uygulamaya konuldu ve bu çerçevede Başbakanlık Genelgesiyle 2018 yılı “Çocuk İşçiliği ile Mücadele Yılı” ilan edildi. Çocuk işçiliğine son vermek amacıyla başlatılan seferberlik kapsamında ILO’nun teknik, BM ajanslarının mali desteğiyle imzalanan bu deklarasyona 6 bakanlık ve 7 işçi ile işveren sendikası da imza attı.
Ancak gerçekler ortada! Bırakın çocuk işçilik ile mücadeleyi ne tam olarak çocuk işçi sayısı biliniyor ne de çocuk işçi ölümlerinin kaydı tutuluyor. Aksine çocuk işçilik devlet eliyle teşvik edilen ve kitleselleştirilen bir duruma getirildi. Öyle ki 2024 yılında bugüne kadar kaydettiğimiz en yüksek çocuk işçi ölümü meydana geldi, 71 çocuk hayatını kaybetti.
Yine 2025 yılının “Aile Yılı” ilan edilmesinin önemli bir yönünü de bu politika oluşturmaktadır ve sermayenin uluslararası politikasıyla paralel bir eğilimin ifadesidir. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “2023 yılında ülkemizdeki doğurganlık hızı 1,51 seviyesine gerilemiştir. Açıkça ifade etmek gerekirse, bu durum alarm vericidir. Türkiye açısından varoluşsal bir tehdittir. Her fırsatta yaptığımız en az 3 çocuk çağrısının ne kadar önemli olduğunu böylece tekrar görmüş oluyoruz.” çağrısı da güvencesiz emek havuzunun en önemli bileşeni olan çocuk işçiliğinin önemine vurgu yapmaktadır. Sermaye için ucuz (MESEM ile bedava) ve örgütsüz bir işçi kitlesi vazgeçilmezdir.
Bu noktada İSİG Meclisi olarak “çocuklarımız geleceğimizdir, ölmelerine, sakat kalmalarına, yaralanmalarına izin vermeyeceğiz, çocuklarımıza yaşanılacak bir ülke bırakmak istiyoruz” diyen sendikalara, meslek örgütlerine, eğitim emekçilerine, demokratik kitle örgütlerine, siyasi partilere ve tüm işçi sınıfına, halkımıza bir çağrımız var:
Çocuk işçiliğine karşı her şehirde birlikte mücadele edelim. Bu noktada panel, çalıştay düzenlemekten basın açıklaması, miting yapmaya, ortak platformlar oluşturmaya vb. olan ihtiyaç hiç olmadığı kadar acil bir durumda. Hepimiz bu sorumluluğu almalı ve 2025 yılını gerçek anlamda Çocuk İşçiliği İle Mücadele Yılı haline getirmeliyiz. Biz üzerimize düşeni yapmaya hazırız…
18 yaş işçi ölümleri
Çalışma Bakanlığı’nın açıklamalarına göre; 2002 yılında en az 1 çocuk işçi, 2003 yılında en az 18 çocuk işçi, 2004 yılında en az 29 çocuk işçi, 2005 yılında en az 27 çocuk işçi, 2006 yılında en az 29 çocuk işçi, 2007 yılında en az 28 çocuk işçi, 2008 yılında en az 29 çocuk işçi, 2009 yılında en az 12 çocuk işçi, 2010 yılında en az 24 çocuk işçi, 2011 yılında en az 24 çocuk işçi ve 2012 yılında en az 15 çocuk işçi hayatını kaybetti. Çalışma Bakanlığı’nın bu açıklamalarına 2013 yılı ile birlikte tuttuğumuz İSİG Meclisi verilerini de eklediğimizde “AKP’li yıllarda en az 978 çocuk işçi hayatını kaybetti”. Tabloda da görüldüğü gibi devletin resmi verileri “çocuk işçi ölümlerini saklamaktadır.”

2013-2024 yıllarında çocuk iş cinayetlerinin işkollarına göre dağılımı
Tarım, Orman işkolunda 402 çocuk (268 işçi ve 134 çiftçi); İnşaat, Yol işkolunda 88 çocuk; Metal işkolunda 53 çocuk; Konaklama, Eğlence işkolunda 51 çocuk; Gıda işkolunda 26 çocuk; Ticaret işkolunda 24 çocuk; Genel İşler işkolunda 22 çocuk; Taşımacılık işkolunda 19 çocuk; Tekstil, Deri işkolunda 18 çocuk; Ağaç, Kâğıt işkolunda 13 çocuk; Kimya, Lastik işkolunda 8 çocuk; Enerji işkolunda 5 çocuk; Çimento, Toprak, Cam işkolunda 3 çocuk; Madencilik işkolunda 1 çocuk; İletişim işkolunda 1 çocuk; Sağlık işkolunda 1 çocuk; Elimizdeki veriler ışığında çalıştığı işkolunu belirleyemediğimiz 7 çocuk işçi çalışırken hayatını kaybetti…
•On yıllardır en görünmez kılınan ama birçok çocuğun çalışırken hayatını kaybettiği işkolu tarımdı. Ancak tarımdaki ölümler hala ilk sırada yer alsa da her yıl azalıyor. Örneğin 2024 yılında tarımda ölen çocukların oranı yüzde 31. Bu oran 2014 yılında yüzde 61’di.
•Sanayide çırak ve kalfa olarak birçok çocuk işçi çalışıyordu. Ancak MESEM ile birlikte bu sayı tarihimizde görmediğimiz bir oranda devlet eliyle kitleselleştirildi. Bu durumun bir yansıması olarak sanayide çalışırken hayatını kaybeden çocukların oranı 2024 yılında yüzde 25’e ulaştı.
•Burada hemen belirtelim. Son bir buçuk yıldır MESEM kapsamında çalışırken ölen çocuk işçi sayısı da 12’ye ulaştı.
•Bir vurgulanması gereken husus da moto kurye olarak çalışan çocuklardır. Son yıllarda 15-17 yaş grubunda ölen moto kurye sayısı hızla arttı.
•76’sı Suriyeli olmak üzere en az 86 göçmen çocuk işçi hayatını kaybetti. Bu ölümlerin tüm çocuk işçiler içindeki oranı yüzde 12’dir. Göçmen çocuklar patronlar açısından, ücret pazarlığı imkânı olmayan, ücret ödemelerini eksik yatırabileceği ya da geciktirebileceği, hakkını aradığında şiddet uygulayabileceği, zorla çalıştırabileceği ek bir çocuk işçi kitlesi olarak görülüyor.
2013-2024 yıllarında çocuk iş cinayetlerinin nedenlerine göre dağılımı
Trafik, Servis Kazası nedeniyle 201 çocuk; Zehirlenme, Boğulma nedeniyle 125 çocuk; Ezilme, Göçük nedeniyle 103 çocuk; Yüksekten Düşme nedeniyle 71 çocuk; Şiddet nedeniyle 61 çocuk; Elektrik Çarpması nedeniyle 48 çocuk; Yıldırım Düşmesi nedeniyle 44 çocuk; Patlama, Yanma nedeniyle 29 çocuk; Kalp Krizi, Beyin Kanaması nedeniyle 15 çocuk; Kesilme, Kopma nedeniyle 13 çocuk; İntihar nedeniyle 11 çocuk; Nesne Çarpması, Düşmesi nedeniyle 9 çocuk; Diğer nedenlerden dolayı 12 çocuk işçi çalışırken hayatını kaybetti
2013-2024 yıllarında çocuk iş cinayetlerinin cinsiyetlere göre dağılımı
104 kız ve 638 oğlan çocuk işçi çalışırken hayatını kaybetti…
•İş cinayetlerinde ölen kız çocuklarının 6-14 yaş grubundaki oranı yüzde 22’dir. Bu oran tüm yaşlardaki kadın işçi ölüm ortalamasının 3 katıdır. Genel olarak baktığımızda da tüm çocuk işçiler içinde bu oran tüm yaşlardaki kadın işçi ölüm ortalamasının 2 katıdır.
2013-2024 yıllarında çocuk iş cinayetlerinin yaşlara göre dağılımı
4 yaşında 5 çocuk, 5 yaşında 6 çocuk, 6 yaşında 5 çocuk, 7 yaşında 7 çocuk, 8 yaşında 16 çocuk, 9 yaşında 14 çocuk, 10 yaşında 25 çocuk, 11 yaşında 21 çocuk, 12 yaşında 39 çocuk, 13 yaşında 47 çocuk, 14 yaşında 71 çocuk, 15 yaşında 113 çocuk, 16 yaşında 142 çocuk ve 17 yaşında 231 çocuk işçi çalışırken hayatını kaybetti…
•Türkiye’de çocuk işçilik 4 ila 8 yaş aralığında başlıyor. Tarımda toplayıcılık, çobanlık ve mevsimlik tarım işçiliği yapan; sokakta mendil satan, cam silen çocuklar var. Ancak mevsimlik tarım işçisi ve sokakta çalışan çocukların sayısında 8 yaşından itibaren ciddi bir artış var. 10-12 yaşlarda tekstil ve metalde çalışan çocukları görüyoruz. 13-14 yaşlarından itibaren tarım, inşaat, sanayi ve hizmetlerde çalışan sayıları yüzbinlere ulaşan; 15-17 yaş grubunda ise tarım başta olmak üzere konaklama, ticaret, inşaat, metal, tekstil ve gıda gibi işkollarında çalışan milyonu aşkın çocuk işçi var.
2013-2024 yıllarında çocuk iş cinayetlerinin aylara göre dağılımı
Ocak ayında 43 çocuk, Şubat ayında 34 çocuk, Mart ayında 33 çocuk, Nisan ayında 39 çocuk, Mayıs ayında 71 çocuk, Haziran ayında 77 çocuk, Temmuz ayında 119 çocuk, Ağustos ayında 126 çocuk, Eylül ayında 74 çocuk, Ekim ayında 49 çocuk, Kasım ayında 45 çocuk, Aralık ayında 32 çocuk işçi çalışırken hayatını kaybetti…
•Mayıs ve Eylül aylarını içeren dönemde mevsimlik tarım işçisi çocukların ölümünü yoğun bir biçimde görüyoruz. Başka bir bakış açısıyla da tarım işçisi çocukların Mayıs ayı ile birlikte okulu bıraktığını ancak dönem açıldıktan sonra Ekim ayında okullarına döndüğünü söyleyebiliriz.
•Yine okulların kapanmasıyla birlikte Temmuz ve Ağustos aylarında “yaz aylarında” çalışan çocuk sayısının (tarıma ek olarak sanayi, inşaat ve hizmetler) kitlesel olarak arttığını belirtmeliyiz.
•MESEM gibi uygulamalarla kitleselleşen “adı öğrenci olan işçiliğin” bir sonucu olarak da özellikle kış aylarında kentlerdeki OSB’lerden gelen çocuk işçi ölümlerine giderek daha sık şahit olmaktayız. Örneğin son beş ayda 3 çocuk işçi (MESEM kapsamında) çırak ya da stajyer olarak çalışırken hayatını kaybetti.
2013-2024 yıllarında Türkiye’nin 77 şehrinde çocuk iş cinayeti gerçekleşti
54 ölüm Şanlıurfa’da; 44 ölüm İstanbul’da; 43 ölüm Gaziantep’te; 37 ölüm Adana’da; 30 ölüm Konya’da; 23 ölüm Antalya’da; 22 ölüm Ankara’da; 20 ölüm Bursa’da; 18’er ölüm Aydın, Kocaeli, Manisa, Mardin ve Mersin’de; 16 ölüm Diyarbakır’da; 14’er ölüm Ağrı ve Hatay’da; 13 ölüm Denizli’de; 12’şer ölüm Kayseri, Samsun ve Şırnak’ta; 11’er ölüm Balıkesir, Erzurum, İzmir, Kahramanmaraş ve Malatya’da; 10’ar ölüm Aksaray, Muğla, Osmaniye ve Sakarya’da; 9’ar ölüm Ordu ve Van’da; 8’er ölüm Afyon, Elazığ, Karaman, Sivas ve Tekirdağ’da; 7’şer ölüm Batman, Düzce, Giresun ve Siirt’te; 5’er ölüm Çorum, Isparta, Kastamonu, Muş ve Yozgat’ta; 4’er ölüm Bolu, Hakkari, Kilis, Kütahya, Niğde ve ve Sinop’ta; 3’er ölüm Bartın, Bitlis, Burdur, Eskişehir, Kars, Kırıkkale, Kırklareli, Tokat, Uşak ve Zonguldak’ta; 2’şer ölüm Ardahan, Bayburt, Bilecik, Bingöl, Çanakkale, Edirne, Gümüşhane, Rize ve Tunceli’de; 1’er ölüm Adıyaman, Çankırı, Karabük, Kırşehir, Nevşehir, Trabzon, Yalova ve Irak’ta meydana geldi…
•En çok çocuk işçi ölümünün meydana geldiği şehir Şanlıurfa’dır. Ayrıca diğer şehirlerde ölen mevsimlik çocuk işçilerinde de memleket olarak ilk sırada Şanlıurfalılar vardır.
