Öğretmenler mesleksizleştirme kanununa karşı meslek nöbeti başlattı
Eğitim-İş, TBMM Milli Eğitim Komisyonu’nda görüşmelerine başlanan “Öğretmenlik Mesleği Kanun Teklifi”ne karşı Milli Egemenlik Parkı’nda nöbet başlattı.
Eğitim-İş Genel Başkanı Kadem Özbay, “Eğitim-İş, burada öğretmenler odasını kurmuştur. Dersimiz Cumhuriyettir. Konumuz Atatürk devrimleridir. 12 yıl zorunlu eğitimini tamamlayan, 4 yıl üniversite eğitimini geçen, birçok zorlu eğitimi geçen gençleri kendi istedikleri gibi seçmedikleri için işte buldukları sistemin adı akademi. Ama bu bir akademi değil aslında. Bu AKP’nin kendi memurunu seçme sistemidir” dedi.
“Öğretmeni mesleksizleştirme kanunu”
Özbay konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Bugün Eğitim-İş örgütü olarak öğretmenlik mesleğinin onuruna sahip çıkacağımızı bir kez daha ilan ettiğimiz, ‘Öğretmenlik Meslek Kanunu’ denilen ama aslında öğretmenin mesleksizleştirme kanunu anlamına gelen, öğretmenlik mesleğini bitirme amacı içeren, aslında Türkiye Cumhuriyeti’nde öğretmene verilen önemin tam tersi cumhuriyet öğretmenleri açısından bir kıyımın amaçlandığı sözde bir meslek kanunu, öğretmenin adının olduğu ama fikrinin ve taleplerinin yok sayıldığı bir meslek kanununu kabul etmediğimizi buradan bir kez daha ilan ediyoruz.
“Öğretmenin, özgür ve iradeli insanlar yetiştirme iradesini gasp etmek istiyorlar”
Öğretmenler odası görmemiş birçok kişinin, hazırladığı ve onayladığı sözde meslek kanunu ile ilgili görüşlerini dinlemek zorunda kaldık. Bize söz geldiğinde Mahmut Özer sözümüzü 5 dakikada bitirmemizi istedi. Teklif, 9 sayfa 39 maddeden oluşuyor. Sizin zamanınızda 3 sayfaydı 1 sayfasını öğretmenlere ayırdınız. Şimdi sanmayın ki 39 maddeye çıkınca öğretmenlere bir hak var yeni bir kazanım var. Bu 19 sayfanın yarısı disiplin cezaları yarısı Milli Eğitim Akademisi…
Çeyrek sayfa öğretmene şiddetten bahsediliyor. Değer vermediğin öğretmene şiddeti, yazarak mı engelleyeceksin?
Yusuf Tekin, öğretmenlik mesleğine her sözüyle, her eylemiyle zarar vermektedir.
Bu siyasi iktidar öğretmene değer vermeyi bırakın, öğretmeni mesleki olarak itibarsızlaştırmıştır; öğretmenin mesleki hakkını yok saymıştır; öğretmenin, özgür ve iradeli insanlar yetiştirme iradesini gasp etmek istemektedir.
“Öğretmene sahip çıkmak geleceğe sahip çıkmaktır”
Bu meslek kanunu, ÇEDES ve benzeri, tarikat ve cemaatlerle yapılan protokolleri uygulatmak, disiplin hükümleri ile öğretmenleri tehdit etmek için yapılıyor.
Bu Meclis’in artık bir ruhu kalmamıştır. El kaldır indirden öteye geçemeyen vekillerin aldığı maaş, asıl kamuda israftır. Kendi iradesini ortaya koyamayan vekiller var. Genel Kurul’da yalnızca el kaldırıp indirip, kanunu geçireceklerse bu Meclisin ruhu kalmamıştır.
Bu meslek kanununu imzalayanlar, gelin soralım öğretmenlere, bir tane öğretmen, bunun kazanım olduğunu kabul edecek mi? Eğer gerçekleri duymaya tahammülünüz varsa buyurun Eğitim-İş öğretmenler odasını kurmuştur. Dersimiz cumhuriyet, konumuz Atatürk devrimleri. Öğretmenlerin gerçek sorunlarını duymak isteyen herkesi buraya bekliyoruz. Öğretmene sahip çıkmak geleceğe sahip çıkmaktır. Bizler, kararlılıkla mesleğimizin onuruna sahip çıkmaya, mücadele etmeye devam edeceğiz!”