Emekliler: Geçinemiyoruz… Nefesimiz kesiliyor… Yaşlıları da, kafası çalışan gençleri de istemiyorlar…
31 Mart seçimleri kampanya döneminde en çok konuşulan emekliler oldu. Seyyanen zam beklentileri bir kez daha boşa çıkarken ANKA’dan Edda Sönmez ile konuşan emekliler “Geçinemiyoruz… Markete gidiyorsunuz işte bir şey almaya çalışıyorsunuz nefesiniz kesiliyor gerçekten aldığınız kazandığınız parayla yaptığınız masrafı yan yana getirdiğinizde her ay açık veriyorsunuz… Bunlar yaşlıları, kafası çalışan iyi gençleri istemiyor” dedi.
AKP iktidarında emekliler tartışmalı politikalar yüzünden, yardıma muhtaç hale geldi. Üst üste zamlarla vatandaşlar gelirini hiçbir ihtiyacına yetiştiremezken, Türkiye’de yeni ekonomik sistemle geçim sıkıntısı çekmeyen kesim neredeyse hiç kalmadı. Yerel seçim öncesi seyyanen zam söylemleri de boşa çıktı. ANKA Haber Ajansı, İstanbul Küçükçekmece’de çayın 1 liraya satıldığı belediye tesisinde emekli yurttaşlara son durumlarını sordu, şu yanıtları aldı:
“10 bin lirayla nasıl geçineceksin? bir de ev kira ise vay vay haline”
İsmini vermek istemeyen emekli vatandaş: “Geçinemiyoruz. Geçinen var mı? Sana vereyim 10 bin lirayı geçinmek kolaysa. 10 bin lirayla nasıl geçineceksin? Bir de ev kira ise vay vay haline”
“Ev kira olmadığı için geçiniyoruz, yoksa geçinemeyiz”
Emekli Ali Özkoca: “Vallahi şu an bekliyoruz yani henüz beklentilerimiz karşılanmadı. Vallahi ev kira olmadığı için geçiniyoruz. Yoksa geçinemeyiz. Ek iş de yapmıyoruz. Maalesef bekliyoruz iyileştirilecek emekli maaşları diye”
“Markete gidiyorsunuz bir şey almaya çalışıyorsunuz nefesiniz kesiliyor”
Emekli Sadık Avcı: “Hep söylendi, hep dinliyoruz. Hepimiz çalışıyoruz. Emekliyiz ama çalışıyoruz. Emekli maaşıyla alıştığımız standartta yaşayabilmemiz mümkün değil. O nedenle ya o standartta yaşayacağız onun için çalışacağız ya da tamamen o televizyonlardaki gördüğümüz insanların işte kıyma, et kuyruğundaki bekledikleri gibi gidip o kuyruklarda bekleyeceğiz. O nedenle biz imkanlarımız dahilinde çalışıyoruz. Çalışabiliyoruz. İşimiz var. İş buluyoruz. O nedenle onu tercih ettim. Bu hükümetten memnun değiliz. Yani bunu bütün Türkiye konuşuyor. Hepimiz biliyoruz. Televizyonlarda görüyoruz. Yaşıyoruz yani bir markete gidiyorsunuz işte bir şey almaya çalışıyorsunuz nefesiniz kesiliyor gerçekten aldığınız kazandığınız parayla yaptığınız masrafı yan yana getirdiğinizde her ay açık veriyorsunuz, her ay bir şekilde bir başka yerden telafi edebilmek için bir gayret harcıyorsunuz.
“Biz bu iktidarı kabul ediyoruz, beğeniyoruz, takdir ediyoruz demek için aptal olmak lazım”
İşte çalışmadığın zaman en fazla ben inşaat mühendisiyim. Emekli maaşım 19 bin lira. Yani daha diğerlerine baktığınız zaman işte 8 bin lira, 9 bin lira 10 bin liraya çıkardılar gerçi son şeyde ama 10 bin lirayla hayat nasıl devam edecek? Bu insan ailesini nasıl geçindirecek? Çoluğunu, çocuğunu nasıl okutacak? Yani bütün bunları yan yana getirdiğiniz zaman bunlardan memnun olmak evet biz bu iktidarı kabul ediyoruz, beğeniyoruz, takdir ediyoruz demek için aptal olmak lazım”
“Emekliler şu anda yoksulluk sınırının altında, daha düşük bir yaşam sürdürüyorlar”
Emekli Erdoğan Akkuş: Şimdi evi olmayan bir emekliyi düşünün. Ev kirasını mı ödeyecek, ekmek mi alacak? Peynir mi alacak? Ne yapacak böyle? Sıkıntılar içerisine kıvranıp duruyor yani. Emekliler şu anda yoksulluk sınırının altında, daha düşük bir yaşam sürdürüyorlar. Yani çok kötü. Onun için böyle evden geliyoruz ucuz kafelerde 1 liralık çaya talimat ediyoruz.
“52 yıldır çalışıyorum. Yaşım 69, çok çalışarak buraya geldim”
Emekli Rıdvan Geniş: 37 sene çalıştım. Ondan önce 3 yıl işçi olarak çalıştım. 52 yıldır böyle çalışıyorum. Yaşım 69. Yani çok çalışarak buraya geldim. 20 yıl da esnaflık yaptım. O şekilde geldik de buradan ev aldık yani. Birçok öğretmen arkadaşlarımla hepimiz çok çalışarak geldik buralara. İnanın burada biz de pazar hesabı yapıyoruz. Alışverişe giderken et şu kadar pahalandı diyoruz. Sebze şu kadar arttı diyoruz. Benim hobi bahçem var. İnanın bana ekonomik katkısı var. Hem sosyal olarak toprakla uğraşıyorum, yaşam olarak. Deşarjs oluyorum, oraya gidiyorum. Benim için ne bileyim sağlık açısından da iyi oluyor… İnsanlar köyden kente geldiler. Daha çok yoksullaştılar…
“Televizyon haberleri izlerken çocuğuna gidip de pazarda pazar tahtaların arasında o çürük meyve sebzeleri toplayıp götürdüğünde gerçekten içimiz kan ağlıyor, gözlerimiz yaşarıyor”
Emekli İsmail Karlı: Biz ekonomik sıkıntı içerisindeyiz gerçekten de öyle… Televizyon haberleri izlerken çocuğuna gidip de pazarda pazar tahtaların arasında o çürük meyve sebzeleri toplayıp götürdüğünde gerçekten içimiz kan ağlıyor, gözlerimiz yaşarıyor. Acaba ne olacak bu ülkemizin hali diye düşünüyoruz? Bugüne kadar olmadı ama belki 31 Mart’ta olacak bir değişimi bekliyoruz. İnşallah beklediğimiz değişimler olursa belki bu Türkiye’nin geneline yansıyabilir.
“Bu adamlar yaşlıları istemiyor”
Emekli Öğretmen Yaşar Cabbaroğlu: Emeklilerin geçinmesi mümkün değil. Ben yüksekokul mezunuyum. Eşim rahmetli. Bana yetmiyor. Eşi ve çocukları olanlara hiç yetmiyor. Yani bu emekli maaşıyla geçiniyorum diyen insan artık başka şeyler düşünüyor herhalde. Geçim yok. Geçinemiyoruz. Hayır ben bu iktidardan memnun değilim. Bu iktidara hiç oy vermedim. Bundan sonra da vermeyeceğim. Bu adamlar yaşlıları istemiyor. Sizin gibi kafası çalışan iyi gençleri de istemiyorlar. Orta yaş olacak, burası çalışmayacak (kafasını gösteriyor).