Uluslararası Birlik Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs, Mersin, Tarsus ve Erdemli’de coşkuyla kutlandı.
Mersin’den Taksim’e selam
Mersin’de sendikalar, partiler ve demokratik kitle örgütlerinin toplanma alanı eski Tevfik Sırrı Gür Stadı yanıydı. Buradan kortejler oluşturularak Cumhuriyet meydanına yüründü. Emekçiler taleplerini sloganlarla seslendirdiler. Miting alanı rengarenk çiçek bahçesi gibiydi.
AKP iktidarının emekçiyi emekliyi yoksullaştıran uygulamaları; 19 Mart darbe girişimiyle istibdadı kalıcı hâle getirme inadı; sendikasız emekçi çoğunluğunun asgari ücrete mahkûm edilmesi, asgari ücretin insanca yaşamaya yetmemesi; emekli aylıklarının hak olmaktan çıkarılıp sosyal yardım düzeyine indirilmesi; aylıkların kiraya yetmemesi; İstanbul’da Taksim meydanının işçilere emekçilere kapatılması; bilimsel laik eğitimden sapma; Suriye’de yurttaş eşitliğinin çiğnenerek Alevilere, Hıristiyanlara, Dürzilere karşı işlenen cinayetlere, sürgünlere, insan kaçırmalara göz yuman HTŞ rejimiyle AKP iktidarının yaptığı işbirliği en fazla tepki çeken, protesto edilen konular oldu.
Kürsüden yapılan konuşmalardan sonra sanatçı Hüseyin Turan da konser verdi.

Tarsus’ta işçiler kamulaştırma talebini yükseltti
Tarsus’ta toplanma alanı Kleopatra meydanıydı. Sendikalar, partiler ve demokratik kitle örgütlerinin oluşturduğu canlı bir kalabalık kortej oluşturarak Cumhuriyet meydanına yürüdü.
Çalışmak zorunda olduğu için yürüyüşe katılamayan hizmet sektörü emekçileri yol boyunca alkışlarla desteklerini sundular. İşçi sınıfı büyük mücadeleler sonucunda, yıllar önce 1Mayıs’ı bayram olarak tescil ettirdi ve ücretli tatil günü olmasını sağladı. Buna rağmen çok sayıda emekçinin bu günde çalışıyor olması, işçilerin bilincinde ve sendikal örgütlülüğünde daha çok yol almamız gerektiğini gösteriyor.
Emekçiler ABD emperyalizmi destekli İsrail saldırganlığının Filistin’de uyguladığı soykırımı; Lübnan ve Suriye topraklarına yaptığı saldırıları lanetlediler. Eşitlik ve özgürlük idealine bağlılıklarını yinelediler; bağımsız bütün Vatan, laik demokratik Cumhuriyet, sömürüsüz Emek özlemlerini dile getirdiler; özelleştirilen fabrikaların, limanların, madenlerin yeniden kamulaştırılmasını istediler; planlı kalkınma yoluna girmiş mutlu bir ülke kuracağız dediler; emperyalizme, sömürgeciliğe, siyonizme, NATO’ya karşı mücadele edeceklerini haykırdılar; kadına, çocuğa, gence, emekliye onurlu bir yaşam için örgütlenmeye devam edeceklerine söz verdiler.
Cumhuriyet meydanına girişlerin tamamlanmasının ardından Eğitim İş Tarsus Şube Başkanı Yunus Karamık ve Eğitim Sen Tarsus Şube Başkanı Bülent Keser ortaklaşa hazırlanan 1 Mayıs bildirisini okudular.
Tiyatrocu Merve İleri’nin sunduğu tek kişilik ”Deli veya Veli” gösterisi büyük beğeni topladı.
1 Mayıs etkinliği, Musalla Müzik Topluluğunun coşkulu konseriyle halaylar çekilerek, türküler söylenerek tamamlandı.

Erdemli’de 1 Mayıs çoşkusu
Erdemlili emekçiler bu yıl 1 Mayıs’ı kendi ilçelerinde bağımsız olarak kutladılar.
Atatürkçü Düşünce Derneği, Eğitim İş Sendikası,CHP, Mersin Barosu,Eğitim Sen ve 2021 Tüm Emekliler Sendikasının oluşturduğu Erdemli Emek ve Demokrasi Platformu hazırlıklar için yoğun emek ve çaba gösterdi.
Erdemli halkı seçimden seçime siyasi partilerin seçim kampanyaları dışında bir emekçi etkinliğinin başarılmasından sevinç ve mutluluk duydular.

1 Mayıs bildirisini Erdemli Emek ve Demokrasi Platformu adına sözcü Hakan Demirel okudu:
“Emeğin sesine her zamankinden daha fazla ihtiyaç var”
Haydi, 1 Mayıs’a!
Onuru ve gururu Toroslar kadar dik ve yüce; yüreği Akdeniz kadar sıcak ve temiz ERDEMLİ, hoş geldiniz. Sefalar getirdiniz. Bugün çok daha güzelsiniz.
Merhabalar, merhabalar dostlar, merhabalar yoldaşlarım!
1 Mayıs, işçi sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü’dür.
Ülkemizde tüm baskılara rağmen milyonlarca emekçi, başta Taksim olmak üzere meydanlarda buluşmuş, taleplerini ve umutlarını, omuz omuza paylaşmıştır. 1 Mayıs, üretenlerin itiraz ve hedeflerini haykırdığı, dünyanın dört bir yanından işçilerin seslerini birleştirdiği gündür. İnsanız ve insanca bir yaşam istiyoruz.
Bugün hem dünyada hem de ülkemizde emeğin sesine her zamankinden daha fazla ihtiyaç vardır. Tüm dünyada işçi sınıfı büyürken, emeğin payı azalıyor; sermaye, doğayı ve insanı yok sayarak büyümeye çalışıyor. Kapitalizm ve neoliberalizm, daha fazla sömürü, eşitsizlik, yıkım ve baskıcı rejimler vaadediyor. Ne yazık ki, 23 yıllık AKP iktidarının yarattığı bu ağır yıkım tablosu, ülkemizde yoksulluğun daha da derinden yaşanmasına yol açıyor. Tek adam rejimi; anayasal ve imzacısı olduğumuz uluslararası sözleşmelerden kaynaklı haklarımızı, nalıncı keseri gibi kendine yontuyor. İşçiler, memurlar, emekliler,ücretliler ve üreticiler bu sömürü çarkının bir parçası yapılmak isteniyor, buna izin verecek miyiz?
Başkanlık rejimi sonrası büyüyen krizlerle, milyonlarca yeni işsiz yaratıldı. Emeğin milli gelirden aldığı pay azalırken, patronlar daha da zenginleşti. İşçiden, yoksuldan alıp; bir avuç elitist zengine verdiler. Doğayı: RES-HES-JES’ler ile katlettiler. Kentleri toplanma ve yeşil alanı olmayan dikey mimari ile insan hayatını yok sayarak betonlaştırdılar. Hak arayanları susturdular, sendikal hakları gasp ettiler, yargıyı etkisiz hale getirdiler.
Baskı, tehdit ve gözaltılar ile muhalefet hedef haline getirilmekte, yatarı olmayan tutuklamalar ile herkese gözdağı verilmekte, ne yazık ki geç gelen adaletle sevinmekte olan bir ülke ve yurttaş haline getirildik. Bunu normalleştiremeyiz ve alışmayacağız!
Depremler, ekonomik krizler ve salgınlarda en ağır bedelleri biz ödedik, emperyal güçler servetlerine servet kattı. Nükleer santrallerle doğamızı tehdit ettiler, ayrımcılığı ve eşitsizliği körüklediler, kadın cinayetlerine sessiz kaldılar, millet iradesini kayyımlarla yok saydılar.
Ama yılmadık ve yıkılmadık, bir milim geri adım atmadan herkes için; hak, hukuk ve adaleti savunmaya devam edeceğiz.
İşçiler işine, gençler geleceğine, kadınlar eşitliğe, kamu emekçileri haklarına sahip çıkmaya devam edecek.
Bilimi, doğayı, insanca yaşamı ve özgürlüğü savunanlar direniyor. Şimdi yeni başlangıçlar için 1 Mayıs alanlarındayız!
Çünkü 1 Mayıs birliktir, dayanışmadır,yaşama olan inanç ve mücadeledir. 1 Mayıs gelecektir.

Neden Alanlardayız?
Yoksulluğa, sömürüye, güvencesizliğe, işsizliğe hayır demek için,
Kadın cinayetlerine dur demek ve toplumsal cinsiyet eşitliği için,
Demokratik, laik, bilimsel, kamucu ve parasız eğitim için,
Doğamıza,suyumuza, toprağımıza, Toroslardaki ardıç ağaçlarımıza ve geleceğimize sahip çıkmak için,
Depremler öldürmez; rant ve denetimsizlik öldürür demek için,
KHK’lerle gasp edilen haklarımızı geri almak için,
Emeğimizin özgürleşmesi, emeklilerinde sendikalaşma hakkı için,
Tek Başkomutan, kurucu kurtarıcı liderimiz: Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün söylediği gibi ”Yurtta barış, dünyada barış” sözde değil özde, barış ve kardeşlik için,
Vergide adalet, gelirde adil paylaşım için,
Kamu atamalarında eşitlik, liyakatın önemi ve mülakatın kaldırılması için,
Hukukun üstünlüğü, basın ve iletişim özgürlüğü için,
Üniversite öğrencilerinin barınma, beslenme ve güvenceli gelecek hakları için,
Kent yoksullarının, dar gelirlilerin, emeklilerin beslenme ve barınma hakkı için,
Çocuk işçiliğine, sigortasız çalıştırılmaya ve emek sömürüsüne son vermek için,
Irkçılığa, ayrımcılığa ve kayırmacılığa karşı durmak için,
Hasta garantili sağlık sistemine, araç garantili köprü ve yolcu garantili havalimanı sömürü sistemine dur demek için,
Erdemlili üreticinin limonuna uygulanan ihracat yasağına hayır demek için,
Rant temelli, insanı odağına almayan ve yıllardır kullandığı toprakları; istenmeyen, üç defa değiştirilen bağlantı yolu bahanesi ile elinden zorla alınıp, evleri başlarına yıkılan TIRTARLI Yörükler için alanlardayız.
2025 1 Mayıs’ı; dünyada, Türkiye’de, Erdemli’de de değişimin ve yeni bir başlangıcın adımı olacaktır.
Erdemli, o zaman hep birlikte haykıralım mı?
Emek bizim, gelecek bizim! Yaşasın 1 mayıs!